Ertuğrul Gazi'yi Anma ve Yörük Şenlikleri Görselleri

Doğum tarihi kesin olarak bilinmediği gibi, Genel kabule göre 1189’da doğmuş,1231’de Söğüt’e yerleşmiş 1281’de ise vefat etmiştir. Babası Oğuzların Bozok koluna bağlı Kayı boyundan Süleyman Şah, annesi Hayme Ana, eşi ise Halime Hatun’dur. Ertuğrul Gazi’nin, Sungur, Tekin, Gündoğdu ve Dündar isimli üç kardeşi, Osman, Saru Batu(Savcıbey) ve Gündüz isimli üç oğlu vardır.

Selçuklu ordusunun Sivas yakınlarında büyük Moğol birliği ile savaşında Ertuğrul Gazi’nin Selçukluların yardımına koşması ve zaferdeki katkısı nedeniyle Selçuklu hükümdarı Alaeddin tarafından kendisine Ankara tarafındaki Karadağlar mıntıkası ikta olarak verildi. Ertuğrul Gazi daha sonra aşiretiyle beraber Söğüt ve Domaniç’e yerleşti(1230).Ertuğrul Gazi,çevresinde bulunan beylik ve devletlerin durumlarını,siyasi şartlarını iyi değerlendirdi.Komşularıyla daima iyi geçinerek aşiret ve tebaasını güçlü bir durumda rahat ve huzur içinde yaşattı.Ertuğrul Gazi’nin ölümünden sonra,küçük oğlu,Osman Gazi kavim ve kabilesinin reisi oldu.Osman Bey’in bağrından çıkarak denizleri,diyarları,kıtaları ve ülkeleri muhteşem dalları arasına alacak olan çınarın kökü toprağa yayılmaya başladı.Öyle ki,bu çınarın gölgesi altında bütün insanlık Asr-ı Saadetten sonra,bir daha görüp hayal edemediği bir şekilde tam altı asır yaşadı

Ertuğrul Gazi, kuruluş döneminde Ahi Şeyhi olan Edebalı’dan büyük yardımlar görmüş ve oğlu Osman Gazi’ye vasiyetinde’de bunu açıkça dile getirmiştir

 

ERTUĞRUL GAZİ'NİN OSMAN BEY'E VASİYETİ

Bak oğul!

Beni kır; Şeyh Edebalı'yı kırma

O bizim boyumuzun ışığıdır

Terazisi dirhem şaşmaz.

Bana karşı gel; ona karşı gelme!

Bana karşı gelirsen üzülür, incinirim.

Ona karşı gelirsen gözlerim sana bakmaz olur.

Baksa da görmez olur.

Sözümüz Edebalı için değil,

Senceğiz içindir.

Bu dediklerimi vasiyetim say... 

 

Ertuğrul Gazi Türbesi

                
Söğüt merkezde bulunan türbenin Çelebi Mehmet tarafından yaptırıldığına dair bazı bilgiler vardır. Türbe 1737’de III. Mustafa tarafından restore ettirilmiştir. Daha sonra II. Abdülhamid zamanında da onarım görmüştür. Bu onarımlar esnasında mezarlığın giriş kısmına iki adet çeşme yaptırılmıştır. Çeşmenin kitabesi, türbenin Abdülhamit döneminde tamir edildiğini göstermektedir. İkinci kitabe ise türbenin kapısı üzerinde yer alır. 1905 yılında türbenin etrafındaki evlerin daha iyi bir biçimde yeniden inşası için istimlâk çalışmaları da yapılmıştır.

Bu çalışmalar neticesinde, türbe çevresinde geniş bir alan oluşturularak, her yıl Karakeçililerin, Orta Asyalı göçebe kıyafetleriyle Söğüt’e gelmesi, beyitler okuyarak at üstünde geçit töreni yapması ve kutlamalar düzenlemesi sağlanmıştır.
 
Türbenin dışında ve hemen yakınında Ertuğrul Gazi’nin eşi Halime Hatun ile oğlu Savcı Bey’in mezarları bulunur. Osman Gazi’nin makam mezarı da burada yer alır. Bunların yanı sıra kardeşi Dündar Bey’in kan kardeşi Akçakoca’nın silah arkadaşları olan Konur Alp, Karamürsel, Abdurrahman Gazi, Hasan Alp, Saltuk Alp, silah öğreticisi Kaplan Çavuş, Osman Gazi’nin silah arkadaşlarından Aktimur Bey, Çoban Mirza Bey, Hamit Bey, Emir Ali, Aykut Alp, Gündüz Bey, Aydoğdu Bey, Pazarlı Bey, Yorgan Ata ve Akbıyık Bey’in mezarları da burada bulunmaktadır.

 

Türbe altıgen planlıdır. Beden duvarları bir sıra taş, iki sıra tuğladan ve taşlar arası dikey konumda derzli olarak yapılmış olup saçak silmeleri düz mekanı örtmekte olan kubbe, kurşunla kaplıdır.

 

Ertuğrul Gazi Türbesi, Yunan işgalinde tahrip edilmiş, mezarı parçalanmış ve kurşunlanmıştır. Türbenin duvar ve pencerelerindeki kurşun izlerini bugün dahi görebilmeniz mümkündür.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 


Yeni Yorum Gönder


Köşe Yazarları