Kolay Reklamcılığın 25 Yolu

Son yıllarda reklamcılık epey farklılaşmaya başladı. Diline hakim olamayan reklam yazarları daha çok görsel düşünmeye başladılar ve metni alabildiğine hor ve az kullanmaya alıştılar. Bir reklamcılık hocamızın dediği sözü unutmam: “Edebiyatçılar ve reklamcılar dili bozarlar. Çünkü, dili bozup yeniden yapılandırırlar ve böylece dile zenginlik katarlar”. (Nükhet Güz)

 


Biz reklamcılar gerçekten de dille oynayıp ona yeni anlamlar katmayı seviyoruz. Böylece hizmet verdiğimiz markaların müşterilerinin dikkatini çekiyor, dillerine dolanan söz kalıpları üretiyor ya da varolanları akıllara kazıyoruz. Ancak, reklamcılığı fikir üretme ve bu fikri dil, ses ve görsel malzeme ile sunma noktasında son zamanlarda yaşanan “kolaycılık” reklamcılık mesleğini “kolay iş” sınıfına sokmaya başladı.

 

Bu nedenle de sizlere çok zaman kaybetmeden kolay reklamcılığın 25 yolunu aktarmak istedim.


Bu bir reklamdır

Kolay gelsin.

 

KOLAY REKLAMCILIK 1: Ünlü kullan. Herkes hatırlar. Marka sahibi de reklamın başarılı olduğunu düşünür. Herkes mutlu olur.

 

KOLAY REKLAMCILIK 2: Bir türküyü ya da pop şarkısını reklam müziği yap. Böylece herkesin dilinde olursun. Fikir mikir olmasa da insanlar hatırlar.

 

KOLAY REKLAMCILIK 3: Müşteriyi sürekli yemeğe çıkar, ona hediyeler al. Onu duygusal olarak borçlandır. Böylece her çalışmayı onaylar.

 

KOLAY REKLAMCILIK 4: Markaların genel müdür ya da pazarlama müdürü seviyesindeki insanlarla arkadaş ol. Yaptığınız işe kimse sesini çıkaramasın.

 

 

KOLAY REKLAMCILIK 5: Yabancı reklamları takip et, onları örnek olarak müşteriye sun. Böylece çalacağın reklamı önceden onaylatmış olursun.

 

 

KOLAY REKLAMCILIK 6: Müşterinin her dediğini yap. Yanlış olsa bile. Böylece tüm sorumluluğu ona atmış olursun.

 

 

KOLAY REKLAMCILIK 7: Reklamda müşterinin çocuğunu, torununu kullan. Böylece fikre itiraz edemez. Zaten o da bunu çok ister.

 

 

KOLAY REKLAMCILIK 8: Müşteriyi mümkün olduğu kadar çok mecrada yayın yapmaya ikna et. Reklamı herkes görür ve iş kötü bile olsa, farketmez. Hatırlanır, bilinir.

 

 

KOLAY REKLAMCILIK 9: Reklamverenin çevresindeki insanlara da yatırım yap. Çünkü, araştırma niyetine onlara soracak. Yemek, hediye, masaj vs.

 

KOLAY REKLAMCILIK 10: Toplantıya müşteri temsilcisi olarak yanınızda işle alakasız bir “güzel” götürün.

 

 

KOLAY REKLAMCILIK 11: Toplantı sonrası, müşteriyi yönlendirecek bir “abi”ye onları aratın. Abi’nin nasıl bir mevkide olacağını siz bulun.

 

 

KOLAY REKLAMCILIK 12: Müşterinin de kıyısından köşesinden bulaşmış olduğu bir cemaate, birliğe, gruba siz de üye olun. Toplantıda söyleyin.

 

 

KOLAY REKLAMCILIK 13: Reklamı Türkiye’de değil, Hawai’de çekeceğinizi söyleyin. Orda sokaktakileri oynatıp ucuza getireceğinizi ifade edin. Yol parası ve diğer giderleri müşteri nasıl olsa Hawai’yi duyunca unutur.

 

 

KOLAY REKLAMCILIK 14: Müşterinin eşini de sete çağırın. Ona sette makyaj yaptırın. Bu makyajdan tatmin olan eş reklama kesinlikle “iyi” der.

 

 

KOLAY REKLAMCILIK 15: Reklam işini sizin fikriniz değil, ajansınızın dekorasyonu belirler. Bu nedenle işyerinizi saray gibi yapın.

 

 

KOLAY REKLAMCILIK 16: Asla reklamverene akıl vermeyin. O kendini Türkiye’nin değil, dünyanın en iyi markası olarak görür.

 

 

KOLAY REKLAMCILIK 17: Yabancı sözcük kullanmaya devam edin. Bazıları böylece, sizin zeki ve her şeyi bilen reklamcı olduğunuzu düşünür.

 

 

KOLAY REKLAMCILIK 18: Ofisboy ve çaycı dahil herkesi yaratıcı ekip olarak sayın. Hatta başka şirketleriniz varsa onların çalışanlarını da ajanstan gösterin. Kalabalık olduğunuzu, büyük olduğunuzu sansınlar.

 

 

KOLAY REKLAMCILIK 19: Toplantıya mümkün olduğu kadar çok kişiyle gidin. Müşteri sizi çok büyük sansın. Size değer versin.

 

 

KOLAY REKLAMCILIK 20: Hiç işe yaramasa da bir yabancı “network” içinde olduğunuzu ve onlardan çok değerli bilgiler alacağınızı söyleyin.

 

 

KOLAY REKLAMCILIK 21: “Geçenlerde sayın bakanımız ile…” gibi cümleler uydurun. Müşteri sizi “bir şey” sansın.

 

 

KOLAY REKLAMCILIK 22: Nabza göre şerbet verin. Odaya girerken “selamın aleyküm” ya da konuşma arasında “mersi” gibi olaylara girin.

 

 

KOLAY REKLAMCILIK 23: Artık, olay internette ya! İşin bir yerine mutlaka interneti kakalayın. Nasıl olduğu, getirisi önemli değil.

 

 

KOLAY REKLAMCILIK 24: Ürünü anlattıklarında “inanılmaz” deyin. İnanılmaz bir ürünün reklamı da inanılmaz olmalıdır. Yürüyün gidin.

 

 

KOLAY REKLAMCILIK 25: Sakın marka olaylarına girmeyin. Müşterinin kafasını karıştırmayın.

 

 

Kaynak: www.bulentfidan.com

 


Yeni Yorum Gönder


Köşe Yazarları